Kabul etsek de, edemesek de, dünya üzerindeki tüm günler aslında günümüzde tüketime hizmet veren unsurlar haline geldi ve ne yazık ki tüm kavramların içi boşaldı.
İnsanlar belki de yüzyılın getirdiği dayatmalara direnemeyerek, direnince ötekileştirildiklerinden ya da sonunda ölüm var diyerek daha düşünmeden, sorgulamadan yaşamayı tercih edebiliyor ve aslında çok özel günlerin de bir anlamı kalmıyor. Örneğin 8 Mart da bu çok özel günlerden birisi.
Çıkış noktasına bakarsak aslında neden bugünün çok özel olduğunu anlamak zor değil. 1857 yılında Amerika Birleşik Devletlerinin New York kentin 40 bin dokuma işçisi kadın, çalıştıkları fabrikadaki çalışma koşullarının iyileşmesi için bir eyleme başladı. Bunun üzerine patronlar, işyerine polis çağırdı ve işçilerin üzerine fabrikanın kapıları kapandı ve sonunda fabrikada bir yangın çıktı ve çıkan yangında 129 kadın öldü!!!
1910 yılında bu olaya istinaden olayın yaşandığı gün olan 8 Mart dünya emekçi kadınlar günü ilan edildi ve 1975 yılında da Birleşmiş Milletler tarafından aynı gün dünya kadınlar günü olarak dünya çapında ilan edildi.
Nedir? Ne Değildir?
Lakin şu ayırımı iyi yapmak gerekir. Bir güne kadınlar günü diye bir tarif yapmak aslında ötekileştiren bir dildir ve bugünün anlam içeriği ile örtüşmediğinden 8 Mart dünya kadınlar günü değildir.
8 Mart kadınlara çiçeklerin, hediyelerin verildiği bir gün hiç değildir. 8 Mart onuru ile, kendi kalarak insanca yaşamak isteyenlerin verdiği mücadeleye saygı günüdür ve kesinlikle kokoş bir eylemden çok daha fazlasıdır. Ödenmiş ağır bedeller vardır ve bu bedellere bir saygı günüdür.